Hür-Sen ile Birleşik Kamu İş ve Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları arasında alınan karara göre 13 Ocak Pazartesi günü itibariyle ülke genelinde “İş Bırakma” eylemi yapıldı.ANKARA (İGFA) -  Hür-Sen Genel Başkanı Levent Kuruoğlu açıklamasında hayat pahalılığına ve yapılan zamların yetersiz olmasına değinerek, “siyasi iktidar kemer sıkma politikalarını terk ederek adeta memur ve emeklilerin boğazını sıkma politikasına geçiş yapmıştır” dedi.

Müsilaj yoğunlaşarak sürüyor! Müsilaj yoğunlaşarak sürüyor!

Hür-Sen Genel Başkanı Levent Kuruoğlu açıklamasında enflasyonun şeffaf ve tarafsız kurumlar tarafından açıklanmasını isteyerek, “memur ve emekli maaşlarına insanca yaşayabilecekleri artışlar yapılması gerektiğini” ifade etti.

GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ, MEYDANLARDA OLACAĞIZ

Kuruoğlu açıklamasında, "Bugün, emeğimizin değersizleştirilmesine, yaşam şartlarımızın ağırlaştırılmasına, yoksullaştırılmamıza ve insanca yaşam hakkımızın hiçe sayılmasına karşı, ülkemizin her köşesinde iş bırakarak alanlardayız.  2025 yılı için çalışanlara ve emeklilere reva görülen zam oranları, gerçek enflasyon rakamlarını ve halkımızın alım gücü kaybını göz ardı eden marazlı bir yaklaşımın ürünüdür. Yüzde 30’luk asgari ücret zammının yanı sıra, kamu çalışanları ve memur emeklilerine yapılan yüzde 11,54; işçiler ve işçi emeklilerine reva görülen yüzde 15,75’lik sefalet zamları kabul edilemez. 1 Ocak 2025’ten itibaren vergi ve harçlara yüzde 44 zam yapıldı. Ödediğimiz KDV’de geçtiğimiz yıla göre yüzde 81, ÖTV’de ise yüzde 51 artış olacak. Hükümetin kendi alacaklarına yaptığı zam oranları ortadayken, kamu emekçilerine ve emeklilere reva görülen maaş artış oranının sadece yüzde 11,54 olması utanç verici bir durumdur" diye konuştu.

Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu üyeleri taleplerini ise şöyle sıraladı:

  • Gerçek enflasyon rakamları temel alınarak memur ve emekli maaşlarına insanca yaşamaya uygun bir artış yapılmalı, eşit işe eşit ücret ödenmelidir.
  • Enflasyon farkları aylık olarak hesaplanarak maaşlara yansıtılmalıdır.
  • Verilen zamlara refah payı mutlaka eklenmelidir.
  • En düşük memur maaşı yoksulluk sınırı olan 68 bin TL’ye yükseltilmelidir.
  • Yapılan 3600 ek gösterge düzenlemesi birçok memur yönünden eksik bırakılmış, kamuda hiyerarşik yapı bozulmuştur. Bu sebeple, tüm kamuyu kapsayan bir ek gösterge düzenlemesi hızla yapılmalıdır.
  • Memurların maaş dışında kalan tazminatları, ek ödemeleri ve seyyanen ödemeler emekliliğe yansıtılmadır.
  • Enflasyon farkı hesaplaması, şeffaf bir şekilde ve bağımsız kurumlar tarafından gerçekleştirilmelidir.
  • Emekli maaşları, açlık ve yoksulluk sınırı esas alınarak yenilenmeli, en düşük emekli aylığı asgari ücret seviyesine çıkarılmalıdır.
  • Artan kira fiyatlarına karşı memurları koruyacak önlemler acilen alınmalı ve barınma desteği sağlanmalıdır.
  • Vergi adaleti sağlanmalı, ücretli çalışanların vergi dilimi %15’e sabitlenmeli, temel ihtiyaçlara uygulanan dolaylı vergiler kaldırılmalıdır.
  • Kamu kurumlarındaki mülakat uygulamasına son verilerek liyakatin esas alındığı bir sistem kurulmalıdır.